30 Kasım 2013 Cumartesi

Yinelemek Hatıratı

Bu sıralar hayat bana biraz da "Eternal Sunhine of The Spotless Mind"..
Yine, yeni, yeniden bir şeylere başlıyor olmanın heyecanı.
İçine, ta derinine bakmaya çalışırken bir düşüncenin, yalnızlığın su etkisi yaptığını, bulanıklaştırdığını, görüntüyü kırdığını, dalgalandırdığını bile bile..Ve bunu bile bile, "biraz da bir serüvendir hayat" diyerek, yeni maceralara atılmaya karşı koyamamak gibi bir şey oldu bugünlerde.
İlk görüşte bize harika görünen bir tablonun içinde, görmek istediğimizde, nice uyumsuz ayrıntı, fırça darbesi yakalayabileceğimizin bilincine varmak gibi bir şey oldu filmi izleyince.
Ne yaparsan yap, "o duygu"nun asıl ve vazgeçilmez olduğunu farketme gibi bir şey..
Binbir sorun ve kusur görüp birbirinde, ayrılmış bir çiftin, son sahnede birbirinde hiç bir kötü özellik görememesiyle; ama zamanı gelince yeniden görecek olduklarını bilmeleriyle kapandı perde.
Göz, diyorum, her şeyi değiştirir mi? Sen gül düşünürsen gülistan olur mu?
Sorunu karşında değil de kendi içinde arayıp çözdüğünde, bu yorgun yürek nihayetinde biraz huzur bulur mu?...
Ne diyor şair ?
"Gidenler nerde kaldılar, özledim gülüşlerini. Bir kenti güzelleştiren yalnız onlardı sanki. Onlardı çocuklara ve aşka ölesiye bağlanan.Kadınları güzelleştiren herhalde onlardı."Tükürsem cinayet sayılır" diyordu birisi, tükürsek cinayet sayılıyor artık.Ama nerede kaldılar, özledim gülüşlerini onların. İçimde zaptedilmez bir kırma isteği. Dizginlerini koparan bir at sanki bu. Soluk soluğa kalıyorum her sonbahar. Ve sevgilim ne zaman hoşgörülü olsa, bir yolculuk düşüyor aklıma, gidiyorum. Bütün gençliğim böylece geçip gitti işte; ama hala bir şeyler var vazgeçemediğim. Hangi duvar yıkılmaz sorular doğruysa? Bir gün gelirsek hangi kent güzelleşmez?" (Ahmet Telli-Belki Yine Gelirim)
Güzelleştirebiliriz umuduyla... 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder